13 Ocak 2013 Pazar

YURTTA SULH CİHANDA SULH

 

Bu ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk Önemli bir söz söylemiştir.Yurtta sulh cihanda sulh.Evet sulha ve barışa giden yol önce yuratta sulh ile başlar.Kendi ülkesinde sulhu yani barışı tesis etmemiş olan bir ülke dünyanda meydana gelen çatışmaların sulha dönüşmesinde söz sahibi olmasının imkanı varmıdır.
otuz yılı aşkın bir süredir ülkemizde akan kanın durmasında,barışa giden yolda bir adım dahi atmayı beceremeyen yöneticiler barış havarisi kesilmişler.Bu ülkede yaşayan toplumun yüzde doksanı barışın bir an önce tesis edilmesinden yanadır.
Barış yolunda bazı girişimlerin olduğu bu dönemde bu girişimlerin sabote edilmesi yönünde bir çok faktörün devreye girdiğini görmekteyiz.Bu faktörler iç ve dış kaynaklıdır.Bu kirli savaşın kimlere yaradığını aklı başında olan her insan bilmektedir.
Akan kandan beslenen çıkarcıların,bağımlı madde kaçakçılarının,kaotik ortamdan faydalanarak çıkar sağlayanların,Türkiya'nin kalkınmasını istemeyen dış güçler bu kavganın bitmesini istememektedirler
Fransa'da Türkiye vatandaşı olan üç kadının öldürülmesinde hangi güçlerin olduğu aşağı yukarı tahmin edilmektedir.Bu katliamdaki amaç doğrudan,doğruya barışa giden yola diken sermekten başka bir şey değildir.
Barışa adım atan hükümetin oy kaygısını bir kenara bırakması gerekir.Çünkü siyasette oy kaygısıyla meselelerin çözülmesi hemen,hemen imkansızdır.
Barışa giden yolda kararlı adımlarla yürüyerek hedefe varılması gerekiyor.Savaşta olduğu gibi barışta'da kararlı davranılmadığı takdirde sonuç almanın imkanı yoktur.
Başlatılan barış sürecinin sonuca ulaşması akan kardeş kanının durdurulması maksadıyla Hükümet ve muhalefet'in oy kaygısını bir kenara iterek birlikte hareket etmesinde yarar vardır.
Aksi halde bu işten sorumlu olan herkes vebal altında kalacaktır.
 

Hiç yorum yok:

HOŞ GELDİNİZ